Tarih: 24.10.2023 18:14

AHMET SULA İLE DOYA DOYA SOHBET

Facebook Twitter Linked-in

Ünye Fen Lisesinde bu gün saat 14 00 da Gerçekleştirilen Söyleşide, emniyet müdürü kimliğnin ötesinde sanatçı kimliği ile ön plana çıkan Sula kendisini izlemeye gelenleri adeta büyüleyerek unutulmayacak bir an yaşattı.

100'ncü yılı kutlamaları kapsamında 1'nci Sınıf Emniyet Müdürü ve sanatçı Ahmet Sula ünyelilerle buluştuğu söyleşisinde şu sözlere yer verdi.

''Bir kişi seni değiştirebilir. O kişi benimdir 54 yaşındayım bugüne kadar bir sürü alim okudum, duydum, gördüm yeryüzüne gelmiş geçmiş hiçbir insanoğlu görmedim ki birine bir şey öğretebilsin ben buraya size bir şey öğretmeye gelmedim. Sizi değiştirecek olan ben değilim çünkü ben öğretmeye inanmam eğer öğretmek mutlak doğru olsaydı şuanda bu fen lisesini bütün Türkiye'deki öğrenciler aynı şekilde gelebilirdi. Sizin çalışkanlığınız, zekanız, çabanız bunun bir farkı vardır. Demekti bu âlemde öğretmek yok öğrenmek var sizi de değiştirecek olan sizin haricinde hiç kimse değildir sizi ancak siz değiştirirsiniz bende bunu yoluna bir katkı sunmaya geldim.

Hayatıma en çok dokunan fotoğraflardan bir tanesinde şudur kefenin içerisinde çocuğuna sarılmış bir baba çaresiz bir şekilde onlara bakan anne biz bu fotoğrafın neresindeyiz bunun üstüne çok düşünüyorum zaten öyle yıkılmış bir kadın şehir divane olmuş çıkardığım sonuç şudur gençler o yüzden bunlara çabalıyorum iki şeye ihtiyacımız var. Biricisi şuur burada bir zulüm var onu anlamak için Müslüman olmamız gerekmiyor gereken tek şey insan olmak o yüzden de bu insanlığa hizmet edebilmek için iki şeye ihtiyacımız var birincisi şuur lazım neresindesin bu fotoğrafın iki güçlü olmak lazım her alanda siz ülkemizin cevherlerisiniz geleceğimizsiniz o yüzden bizde büyükleriniz abileriniz yöneticiler olarak sizi hayata mesleğe hazırlarken ne kadar faydalı olabilirsek size kendi adıma söyleyeyim o kadar dışarda adamım ulan diye gezebilirim faydalı olduğum kadar adamım olamadıysam bende hikaye bitsin.

Ben insanın kulağına şekline şemailine değil kalbine konuşurum bir söz var çok severim der ki laf kulağa değil göze anlatılır bunu bildiğim için göze anlattığımda ta ciğerine üflerim ciğerimle konuşurum ve insanın ciğerine konuşurum böyle olursa iz bırakır yoksa bu duyumla gerçekleşmez ondan sonrada unutulur gidersin.

Sizi bugün buraya kendinizi fark ettirmek için geldim içinize bir yolculuğa çıkaracağım. Bunun için bana çıkan bir görev var sahneyi iyi kullanmam ses tonumu giriş çıkışlarımı güven duygusunu iyi verebilmek sahnenin hakkını vermektir. Bende buraya bugün yeni gelmedim geri geldim mekânın sahibiyim sonra sıra dinleyicide nefsinize ağır gelmesin diye kendimi sizin yerinize koyayım."

ÜNYE MEDYA HABER- SAİME TÖNGEL




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —